Abdullah İlhan'ın sitemizde Natama Dergisi ile ilgili yayımlanan yazısını destekler nitelikte bir gelişme daha...

NATAMA'NIN YAYINCISI DEDALUS'TAN AÇIKLAMA 

 

Dedalus Kitap Yayıncılıkla sadece yasal bir bağı bulunan Natama Hayat Memat Dergisi’nin özerk yapısı içerisinde, kendi editörlerince oluşturulan içerikten duyduğumuz rahatsızlıktan dolayı, yakın zaman içinde başlatılmış olağan işlemlerle yasal ilişki ortadan kaldırılmaktadır.

Bu konudaki kararımız için gösterdiğiniz anlayış nedeniyle herkese teşekkür ederiz.

Biz, Natama Hayat Memat Dergisi'nin başka bir çatıda bir çok sayıyla okurlarına ulaşacağına inanıyoruz.

Saygılarımızı sunuyoruz.

Dedalus Kitap Yayıncılık adına

Sedat Demir

 

Not: Hayriye Ünal ve Melih Tuğtağ'ın internet ortamında yayımlanan aşağıdaki metinlerini, Abdullah İlhan'ın sitemizde yayımlanan "Natama ya da Sahte Duyarlıklar" başlıklı yazısını destekler nitelikte olduğu için sitemizde paylaşıyoruz. 

NATAMA KONULU ZORUNLU AÇIKLAMA

Natama dergisinin yayın kurulundan ve yazarlığından, gördüğüm şiddetli lüzum üzerine ayrıldım. Bu tarihten itibaren, Natama dergisinde, redaktör ve yayın kurulu sıfatı ile künyede; herhangi bir üretimimle de dergi içerisinde bulunmayacağım. 

21 Nisan 2013 tarihinde; ayrılık kararımı, derginin e-posta grubuna, ayrıca yayın kuruluna ve ayrıca teknik son hazırlıktan sorumlu bulunan Davut Yücel’e aynı anda ve yazılı olarak ilettim. 
Aynı tarihte Natama e-posta gruplarından ayrıldım.

Dergi dolaylı tanışıp geliştirdiğim bazı bağımsız diyaloglarımı emek/sevgi hukuku çerçevesinde, elbette problemin dışında tutacağım. 

Onurumu savunmamı gerektiren bir şeyler ileri sürülmediği sürece, maksadı aşan ayrıntılar konusunda konuşmama, yazmama kararındayım.

Bu konu benim tarafımdan tartışmaya açık değildir.

Bundan sonra Natama’yla hiçbir ilişiğim kalmamıştır. 

Hayriye Ünal

NATAMA'YA VEDA

Nisan ayı başında 2. sayısı çıkan ve benim de kadrosunda yer aldığım Natama Hayat Memat Dergisi’nin 3. sayısından itibaren dergide yer almayacağım.
Öncelikle şunu söylemeliyim; kişilerle asla bir sorunum yok. Hepsi hala dostum ve arkadaşım.
Dergiden ayrılma sebebim; içinde belli değerlere yönelik hakaretler bulunan “O kadar sevmiyorduk ki hiçbir şeyi” isimli şiirdir.
Hem inançlarımdan bağımsız, tamamen prensip olarak baktığımda, hem de kendimi tanımladığım öncelikli olgu olan inançlılık (müslümanlık) durumumla baktığımda, bu şiir ile aynı kapak altında durmam yaşam tarzıma ve sanat görüşüme uygun bir davranış olmazdı.
Ben de şahsi olarak, buna bir karşı duruş göstermek adına dergiden ayrılmayı uygun buldum.
Natama’ya yayın hayatında başarılar dilerim.

Melih Tuğtağ

Yorum Gönder

0 Yorumlar