TETKİKÇİ

ÖYKÜDE YENİ BİR DUYARLIK: YUNUS EMRE ÖZSARAY

 

Yunus Emre Özsaray, 2009’dan bu yana Yedi İklim ağırlıklı olarak yayımladığı öykülerini, “Kefendeki Misket” (İz Yayınları) adıyla kitaplaştırdı; o, Yedi İklim’in son dönemdeki atak ve heyecanlı yayıncılığının kazanımlarından. Elbette Yedi İklim sadece onun için değil, sıkı temelleri ve edebiyatın yanında kültür ve siyasetin de konuşulduğu zengin ortamı nedeniyle bizler için de büyük bir şanstı; Yedi İklim ortamı sayesinde, Özsaray’ın ya da bizlerin hataya düşme ihtimalimiz diğer genç dergilerdeki yaşıtlarımıza göre çok daha düşüktü. “Kefendeki Misket”i biraz da o yılların aydınlığı altında okudum ve Özsaray’ın öyküleri hakkındaki olumlu düşüncelerim daha bir yerine oturdu; o, akranı öykücülerin düştüğü post-modernizm tuzağına düşmemiş, elbette bu kuramın sağladığı imkanlardan faydalanmış, fakat Müslümanca bakış ve iyi eserlere has o klasik tat, onun öykülerinin temel derdidir. İronisi popüler kültüre oynamaz, yerli yerindedir ve kurduğu metinler-arası ilişkiler, kendi metninin önüne geçmez. Bütün bunları göz önüne aldığımda, Yunus Emre’nin, akranlarından birkaç adım önde olduğunu düşünüyorum.

      Yunus Emre’nin kaynak öykücüleri arasında, hayatı algılayış biçimini ve temalarını göz önüne aldığımızda, Rasim Özdenören ve Ali Haydar Haksal’ı işaret etmek gerekecektir, zaten kendisi bu öykücülerimiz hakkında kıymetli denemeler de kaleme almıştır. Bu kaynakları kullanmada da başarılı olduğunu, iç dünyayı egzistansiyalistler gibi değil Müslümanlar gibi mercek altına aldığını düşünüyorum. Yani dış dünya da, ideolojik yaklaşımlarıyla birlikte metinlerinde mevcuttur. Bütün bunlara ilaveten, Özsaray’ın şiir sanatından da iyi beslendiğini söylemeliyim, bu noktada, onun Yedi İklim’de görünmeye şiirlerle başladığını ve gene Yedi İklim’in şairlerle dolu ortamının faydalarını hatırlatmak gerekir. Evet, Yunus Emre Özsaray öykülerinin bana düşündürdükleri bunlar, fakat önerilerimiz da var ona: Daha sık öykü yayımlamalı ve tema ve konu hinterlandını genişletmeli; böylece hayatı daha bir kuşatacaktır.       

Aykut Nasip Kelebek