“Akşam
Gazetesi”ndeki görevinden alınması üzerine Mehmet Ocaktan’a geçmiş olsun
dileklerimi iletmek amacıyla telefon açmıştım, bu telefon konuşmasında dava
arkadaşlarıyla yeni bir gazete çıkarmayı düşündüklerini söylemişti Ocaktan.
Daha sonra Beyoğlu Sahaf Festivalinde Yusuf Ziya Cömert ile Ocaktan’a rastlamış,
Seyfettin Ünlü’nün de bulunduğu bir masada çay içmiş, hazırlamakta oldukları
gazete hakkında ayrıntılı konuşmuştuk. Gazetenin adını ilk orada duymuştum:
“Karar”. İyi miydi, tam karar verememiştim, ama fena da gelmemişti
kulağıma.
“Ad”lar
yapılacak işin özünü vermeli, özeti olmalıdır. “Karar”, mahkemenin son
celsesini akla getirmekte. Yani ortada suç var ve savcılar bu suçu takip
edecek, hakimler ise hükmü verecek.
Hazirandan
bu yana ülkemiz suç mahalline dönmüş durumda, küresel bazda son bin yılın
kuraklığı yaşanıyor söylentileri dolaşsa da bu durum etkilemeyecektir İslam
coğrafyasını, sağ olsun (!) Batı, Müslüman kanıyla sulamaya devam edecektir.
“Karar” gazetesinin kadrosundan yola
çıkarak, İslami camia adına bir iç muhalefet beklentisine girmek mümkün. Evet,
“Karar”ın yazı kadrosunu oluşturan ve kurucuları arasında yer alan Mehmet
Ocaktan’ın “Akşam Gazetesi” genel yayın yönetmenliğinden, Mustafa Karaalioğlu’nun “Star Medya Grubu
Başkanlığı”ndan, Yusuf Ziya Cömert’in ise “Star Gazetesi” genel yayın yönetmenliğinden
alınması, öte yandan “Diriliş Postası”nın Genel Yayın Yönetmeni Hakan Albayrak’ın
–ki zaten Sezai Karakoç’un soyadına dönüşen “Diriliş”e göz dikmekle ilk adımı
yanlış atmıştı,- görevinden istifa etmesi parti içi bir huzursuzluğu gündeme
getirmekte. Bu isimler onca yıl Ak Parti’nin basın içerisinde sözcülüğünü
yapmışlardır ve her şeye rağmen yapmaya da devam etmektedirler. Muhalefet mi
yapacaklar, hayır, bu cesareti gösterebilecek kişilerin çıkma ihtimali söz
konusu olsa da bir oluşumdan söz etmek öngörü yoksunluğu anlamına gelir, çünkü
iktidar hemen her alanda çoğu zaman baskı unsuruna dönüşen gücünü ciddi anlamda
hissettiriyor. Üstelik “Karar Gazetesi”nin kadrosu daha ziyade sonradan
gazeteci olmuş edebiyatçılardan oluşuyor, bunlar, edebiyat içerisinde bile suya
sabuna dokunmayan isimler. Apolitiklere ve anti-polemistlere hiç mi kanınıza
dokunan bir şey yaşamıyorsunuz demekten kendimi alamıyorum. Meselâ Mehmet
Akif’e, Necip Fazıl’a hakaret edilecek susacaksın. Bunu heyulam almıyor. Gazeteyi
sürükleyecek, yine yukarıda isimlerini saydığım mahşerin üç atlısı
olacaktır.
İslami
camiadan yükselen aykırı sesler ya küçük dergi ya da site-blog çapında oluyor,
mahalli kalmak kaderinden kurtulamıyor. Güya ki Müslümanlardan oluşan iktidar,
münafıkların çoğunlukta olduğunu düşünüyorum artık, Müslümanları kucaklamak
yerine adeta kuşatmış görünüyor.
“Karar Gazetesi”nden bu kuşatmayı
kırmaya yönelik atılımlar bekliyoruz.
Zafer Acar
1 Yorumlar
Kuşatılmamışlarsa Kuşatabilirler tabi iyi kuşanmak şartıyla.
YanıtlaSil